Yönetim ve Eğitim Planlaması Yönünden Sorunlar ve Çözüm Önerileri1-Bölgedeki okullara idareci olarak atanan yeni mezun stajyer öğretmenlerin aynı zamanda müdür yetkili olmalarından dolayı kurumun gelişmesine hiçbir katkıları bulunmamaktadır. Bu öğretmenler zaten stajyer olduklarından bırakın idareciliği öğretmenlik tecrübesi bile yoktur. Çünkü bu alanda bilgi ve deneyim eksikliği yaşamaktadırlar. Kurumlara idareci olarak atanacakların belli bir tecrübe ve bilgi donanımına sahip olmaları gerekmektedir.
2-Bölgedeki birçok okulda fiziki donanım olarak sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlerin gerçekleşmesine olanak sağlayacak imkanlar yoktur. (örneğin tiyatro salonu, spor salonu veya sahası, spor araç gereçleri, kütüphane, laboratuvar, bilgi teknoloji sınıfı vb.) Bu da iyi bir yönetim ve eğitim planlaması yapacak idareci ve öğretmenlerle başarılabilir.
3-Okullara atanan öğretmenler ve idareciler atandıkları okul bölgesinde yaşamak yerine merkezleri tercih etmektedirler. Çünkü okulun civarlarında lojman veya öğretmenin yaşayabileceği uygun bir ev ortamı bulunmamaktadır. Bunun karşılanması içinde okul bölgelerinde mutlaka öğretmen lojmanları yapılmalıdır. Bu sayede öğretmen ve idareci çalıştığı bölgenin insanları ve sorunları daha yakından tanır ve gerekli önlemleri alır.
4-Son zamanlarda öğretmenlerin ve idarecilerin gerek mevzuattaki değişikliklerle, gerek kurumun tam olarak öğretmenine sahiplenmemesinden kaynaklı gerekse basın yayın organları yoluyla öğretmenlerin ağır baskı altında bulunması yüzünden öğrenci üzerinde yeterli söz hakkına sahip olamamaktadır. Yapılacak değişikliklerle öğretmenin toplum içinde gerekli itibarının yeniden sağlanması öğrenci eğitimi üzerinde büyük etkiye sahip olacaktır.
5-Okullardaki memur ve hizmetlinin bulunmayışı öğretmenlerin ve idarecilerin zaten ağır olan yükünü daha da ağırlaştırmaktadır. Çünkü temizlik, bakım onarım gibi her türlü işi yapmak öğretmenin ve idarecinin görevi haline gelmiştir. Bu durumdan biran önce vazgeçilerek gerekli önlemlerin alınması ve hizmetli-memur atamalarının ihtiyaç kadar yapılması gerekmektedir.
6-Taşımalı eğitim bölgede en büyük sorun olup eğitim sistemimizin kanayan bir yarasıdır. 6 yaşındaki bir öğrenciyi ağır kış koşullarında sabahın 6’sında uykulu vaziyette alıp birkaç saatlik yorucu bir yolculuktan sonra verilecek eğitim anlamsızdır. Bunun için taşımalı eğitim yerine hem köy okulları mutlaka açık bulundurulmalı hem de ihtiyaç halinde YBO’ların (Yatılı Bölge Okulları) yaygınlaştırılması daha kalıcı bir çözüm üretir.
7-Zümre öğretmenleri toplantıları, şube öğretmenler toplantıları, seminerler, hizmetiçi eğitim faaliyetleri gibi eğitimi destekleyecek etkinliklerin tamamına yakını ciddiyetten uzak olup gerekli önemi görememektedir. Bu olumsuz durumda kurum yöneticileri-idareciler-öğretmenlerin etkileri büyüktür. Bunun düzeltilmesi için de gerekli otokontrol sisteminin oturtulması gerekmektedir.
8-Zorunlu görev bölgelerine gelen öğretmen ve idareciler özellikle ilçelerde ortalama 4 yıl süreyle görev yapmaktadır. Bu süre bir okulun gelişiminin sağlanması için oldukça yetersiz bir süredir. Bölgeye atanan öğretmen ve idareciler bırakın orada uzun süre kalıp eğitimi ve ortamı düzene sokmayı bir an önce bölgeden kurtulup büyük şehirlere gitme derdindedir. Ayrıca 4 yıl şartı koyulan öğretmen ve idarecileri orada bulunmaya teşvik edecek gerekli sosyal ekonomik ve kültürel önlemlerin alınması gerekmektedir.
9- Öğretmen ve idarecilerin eğitim yönetim planlamasının dışında her türlü kurumun memuruymuş gibi tüm işlerine yönlendirilmesi öğretmenlerin enerjisini tüketmektedir. Eğitimcilere verilen bu ağır iş yükünün acilen kaldırılması ve asli görevlerini yapmasına olanak sağlanması gerekmektedir.
10- Bakanlığın müfredat programlarının köy okullarında uygulanabilirliğinin olmaması ve velilerin beklentileriyle uyuşmadığı görülmektedir. Bunun giderilmesi için köy okullarında özellikle uygulama alanlarının yaratılması gerekmektedir. Bu da ancak yeterli bilgi ve donanıma sahip öğretmen ve idareci ile mümkün olur.
12- İl ve ilçelerimizde imkanı az olan öğrenciler arasında sınav stresinin olmayışı rekabet ortamı da yaratmamaktadır. Bu yüzden eğitim yöneticileri planlama yaparken kurumlar arası rekabet ortamı oluşturmak için bilgi kültür yarışmaları ve ödüllendirmeler düzenleyerek motivasyonu sağlamalıdır.
13-Okullarımızda idareci ve öğretmenler büyük bir denetim baskısı yaşamakta ve senede birden fazla yapılan değişik alanlarda bir çok müfettiş denetim ve ziyaretleri öğretmene ve idareciye büyük stres yaşatmaktadır. Müfettişler ve kurum yöneticileri denetimden çok rehberlik etmeye özen göstermelidir.
14-İl ve ilçelere atanan yöneticilerin sık sık görev yerlerini değiştirmesi, o bölgede uzun vadede yapılacak çalışmaları engellemekte ve kalıcı eğitim politikaları ve planlamaları üretememektedir. Bunun sağlanabilmesi için de yönetici olarak atananlara da aynı öğretmenler gibi en az 5 yıl görev zorunluluğu getirilmelidir. Okul idarecilerinin atama ve yer değiştirme süre zorunluluğu kriterleri kurum yöneticilerine de aynen uygulanmalı.
15-Okullarda mesai ayarlaması yapılırken cuma ibadetine engel olmayacak bir düzenleme yapılması. Okullarda mutlaka mescit açılması.Din derslerinin bir kısmının mescitte uygulamalı yapılmasının sağlanması. Bu hususun uygulanıp uygulanmadığının denetimi yapılmalı.